Güher & Süher Pekinel In Concert - CD
Tükendi
Bu Ürün Stoklarımıza Girince Haberdar Olmak İster Misiniz?
(+) Stoklara Girince Haber Ver
(+) Stoklara Girince Haber Ver
Bu Ürünün Diğer Format ya da Baskıları
Ürün Hakkında
Barkod: 0807280179293
, Katalog No: 101792 , Firma: Arthaus
, Yayınlanma Tarihi:
19 Haziran 2015
Tür:
Klasik Müzik
,
Enstrümantal
,
Konçerto
,
Klasik Dönem
,
Romantik Dönem
,
20-21. Yüzyıl
,
Yerli Yorumcular (Klasik Müzik)
Format Türü: CD, Format: 2 CD, Süre: 106 dakika
Renkleri Duymak, Sesleri Görmek
20. yüzyılın başında, klasik müziğin tonal temeli, veya Stravinski'nin tarifiyle 'majör ve minör modların despotluğu,' dramatik bir şekilde değişti. Diziselliğin gelişimi ve oniki-ton tekniğinin tanıtılmasıyla yepyeni bir çağ açıldı. Alman geleneğine güçlü eğilimleri olan etnomüzikolojist Belá Bartók da bu dönemlerde tamamiyle kendine özgü bir sentez geliştirdi: Folk müziği, klasisizm ve modernizmin unsurlarını bir araya getiren bir kompozisyon stili. Ritmik ve melodik açıdlardan asimetrik kromatik armonileri birleştirerek geliştirdiği bu karmaşık müzikal dil, Bartók'un 1940'ta yazdığı İki Piyano, Perküsyon ve Orkestra için Konçerto' sunda şekillendi. Bu eserin iç mantığı, berraklığı ve dışavurumculuğuyla neredeyse klasik denilebilecek özellikleri bulunuyor. Eser, solo enstrümanların farklı armonik ses yapısından ortaya çıkan belirgin ve kendine öz bir çok-seslilik tarafından karakterize ediliyor. Öyle ki, bestede yer alan sofistike çoklu-ritimler ve Stravinsky'de de görüldüğü gibi, sistematik vurgu değişiklikleri kulağa yabancı gelen yeni ritim ve melodik formasyondan kaynaklanan, çarpıcı ses renkleri yaratıyor. Genel olarak, Bartók'un piyano konçertoları tutarlı bir şekilde melodik enstrüman olarak perküsyon kullanımını içererek müzikal dilide ayrıca zenginleştiriyor. Etnomüzikolojinin kurucularından olan Bartók, Zoltán Kodály'yle birlikte çeşitli kültürlerin geleneksel şarkılarını toplayıp değişiklikleri ve benzerliklerini araştırıyordu. Örneğin, 1936 yılında Adnan Saygun'un rehberliğinde Anadolu köy ve kasabalarını gezen Bartók, bu yörelerden seçtiği 67 şarkıyı kendi besteleri için daha sonra tekrardan ele aldı. Aynı dönemde Paul Hindemith'in de değerli katkılarınında bulunduğu bu arşiv, Osmaniye'deki Bartók Müzesi'nin bir parçası olarak sergileniyor. Ressam ve etnolog Wassily Kandinsky de erken dönem eserleri için geleneksel unsurlardan yararlandı. Resimleri git gide daha soyut bir hal alırken, nesnellik dışında çalışabilmesini sağlayacak bir sinestezi formu geliştirdi. Kandinsky'nin burada takip ettiği örnek, müziğin ta kendisiydi. Amacı, renkleri duymak ve sesleri görmekti. Bu amaç doğrultusunda da 'renk sesleri'nden 'renk senfonileri' oluşturdu. Klee, Mondrian, Miró, Matisse ve Jawlensky gibi diğer ressamlar da Kandinsky'nin bu kompozisyon tekniğini kullanarak kendi işlerinde yorumladılar. Tıpkı Berg, Webern, Reger, Debussy, Rusya'nın avant-garde'ları ya da Fransız dışavurumcular gibi Bartók da bu gelişme ve sinerjileri büyük ilgiyle takip ettiği değişik yazılarından biliniyor. Özellikle Mondrian ve Kandinsky'nin çizimleri, Bartók'un sözleri ile 'görünürde basit olan çizgiler aslında çok karmaşık bir yaratım sürecinin ürünü olabilir,' düşüncesini teyit ediyor. Yazıları ve özellikle Sanatta Devrim ve Evrim (1943) adlı Harvard Konuşmaları, müzik teorisi üzerine olan bu düşüncelerini daha anlaşılır bir biçimde dile getiriyor.
Kişisel motivasyonlar: 1970 ve 1985 yılları arasında, hissettiğimiz içsel dürtü ile boş vakitlerimizi resim yaparak ve Kandinsky ile ilişkilendirilen soyut dışavurumculuğun etkisi altında geçirdik. Özellikle Kandinsky'nin 'Sanatta Spritüellik Üzerine' (1911) ve 'Nokta Çizgi Yüzey' (1926) adlı iki önemli yazısından etkilendik. Münih'te yaşadığımız dönemde de buradaki sergileri gezip Sanat Akademisi ile, Blauer Reiter Koleksiyonunu içeren Lenbachhaus Müzesinde verilen değişik seminer ve etkinliklere katıldık. Bu deneyim, hem müzikal hem görsel anlamda, hayal gücümüzün yetilerini yenilememize ve güçlendirmemize yardımcı oldu. Bartók'a duyduğumuz ilgi ve İki Piyano ve Perküsyon için Sonat'ının Teldec/Warner için yaptığımız kaydını bu dönemde gerçekleştirdik. Aynı şekilde, ''Sonat ''ve ''Zıtlıkların Armonisi '' adlı resimlerimiz de bu zaman dilimi içerisinde oluştu.
Güher & Süher Pekinel
20. yüzyılın başında, klasik müziğin tonal temeli, veya Stravinski'nin tarifiyle 'majör ve minör modların despotluğu,' dramatik bir şekilde değişti. Diziselliğin gelişimi ve oniki-ton tekniğinin tanıtılmasıyla yepyeni bir çağ açıldı. Alman geleneğine güçlü eğilimleri olan etnomüzikolojist Belá Bartók da bu dönemlerde tamamiyle kendine özgü bir sentez geliştirdi: Folk müziği, klasisizm ve modernizmin unsurlarını bir araya getiren bir kompozisyon stili. Ritmik ve melodik açıdlardan asimetrik kromatik armonileri birleştirerek geliştirdiği bu karmaşık müzikal dil, Bartók'un 1940'ta yazdığı İki Piyano, Perküsyon ve Orkestra için Konçerto' sunda şekillendi. Bu eserin iç mantığı, berraklığı ve dışavurumculuğuyla neredeyse klasik denilebilecek özellikleri bulunuyor. Eser, solo enstrümanların farklı armonik ses yapısından ortaya çıkan belirgin ve kendine öz bir çok-seslilik tarafından karakterize ediliyor. Öyle ki, bestede yer alan sofistike çoklu-ritimler ve Stravinsky'de de görüldüğü gibi, sistematik vurgu değişiklikleri kulağa yabancı gelen yeni ritim ve melodik formasyondan kaynaklanan, çarpıcı ses renkleri yaratıyor. Genel olarak, Bartók'un piyano konçertoları tutarlı bir şekilde melodik enstrüman olarak perküsyon kullanımını içererek müzikal dilide ayrıca zenginleştiriyor. Etnomüzikolojinin kurucularından olan Bartók, Zoltán Kodály'yle birlikte çeşitli kültürlerin geleneksel şarkılarını toplayıp değişiklikleri ve benzerliklerini araştırıyordu. Örneğin, 1936 yılında Adnan Saygun'un rehberliğinde Anadolu köy ve kasabalarını gezen Bartók, bu yörelerden seçtiği 67 şarkıyı kendi besteleri için daha sonra tekrardan ele aldı. Aynı dönemde Paul Hindemith'in de değerli katkılarınında bulunduğu bu arşiv, Osmaniye'deki Bartók Müzesi'nin bir parçası olarak sergileniyor. Ressam ve etnolog Wassily Kandinsky de erken dönem eserleri için geleneksel unsurlardan yararlandı. Resimleri git gide daha soyut bir hal alırken, nesnellik dışında çalışabilmesini sağlayacak bir sinestezi formu geliştirdi. Kandinsky'nin burada takip ettiği örnek, müziğin ta kendisiydi. Amacı, renkleri duymak ve sesleri görmekti. Bu amaç doğrultusunda da 'renk sesleri'nden 'renk senfonileri' oluşturdu. Klee, Mondrian, Miró, Matisse ve Jawlensky gibi diğer ressamlar da Kandinsky'nin bu kompozisyon tekniğini kullanarak kendi işlerinde yorumladılar. Tıpkı Berg, Webern, Reger, Debussy, Rusya'nın avant-garde'ları ya da Fransız dışavurumcular gibi Bartók da bu gelişme ve sinerjileri büyük ilgiyle takip ettiği değişik yazılarından biliniyor. Özellikle Mondrian ve Kandinsky'nin çizimleri, Bartók'un sözleri ile 'görünürde basit olan çizgiler aslında çok karmaşık bir yaratım sürecinin ürünü olabilir,' düşüncesini teyit ediyor. Yazıları ve özellikle Sanatta Devrim ve Evrim (1943) adlı Harvard Konuşmaları, müzik teorisi üzerine olan bu düşüncelerini daha anlaşılır bir biçimde dile getiriyor.
Kişisel motivasyonlar: 1970 ve 1985 yılları arasında, hissettiğimiz içsel dürtü ile boş vakitlerimizi resim yaparak ve Kandinsky ile ilişkilendirilen soyut dışavurumculuğun etkisi altında geçirdik. Özellikle Kandinsky'nin 'Sanatta Spritüellik Üzerine' (1911) ve 'Nokta Çizgi Yüzey' (1926) adlı iki önemli yazısından etkilendik. Münih'te yaşadığımız dönemde de buradaki sergileri gezip Sanat Akademisi ile, Blauer Reiter Koleksiyonunu içeren Lenbachhaus Müzesinde verilen değişik seminer ve etkinliklere katıldık. Bu deneyim, hem müzikal hem görsel anlamda, hayal gücümüzün yetilerini yenilememize ve güçlendirmemize yardımcı oldu. Bartók'a duyduğumuz ilgi ve İki Piyano ve Perküsyon için Sonat'ının Teldec/Warner için yaptığımız kaydını bu dönemde gerçekleştirdik. Aynı şekilde, ''Sonat ''ve ''Zıtlıkların Armonisi '' adlı resimlerimiz de bu zaman dilimi içerisinde oluştu.
Güher & Süher Pekinel
Eser Listesi
- CD: 1
- 1. Concerto for two Pianos, Percussion and Orchestra op. BB 121
- 2. Fantasy in F Minor, Op.103
- 3. En blanc et noir for tow Pianos
- 4. Hungarian Dance No.5
- CD: 2
- 5. Sonata for two Pianos in D major, KV 448
- 6. From Danses Andalouses, Sentimiento
- 7. Variations on a theme by Paganini
- 8. Élégie accords alternés
- 9. Scaramouche , 165 b, III. Brazileiras
Katkıda Bulunanlar
|
|
Bu Ürünler İlginizi Çekebilir