Fazıl Say: İstanbul Senfonisi - Plak
Fazıl Say: İstanbul Senfonisi - Plak

Fazıl Say: İstanbul Senfonisi - Plak

Bu Ürün Stoklarımıza Girince Haberdar Olmak İster Misiniz?
(+) Stoklara Girince Haber Ver
Bu Ürünün Diğer Format ya da Baskıları
Ürün Hakkında
Barkod: 8698540812027 , Katalog No: AK1202-1 , Firma: A.K. Müzik , Yayınlanma Tarihi: 2012
Format Türü: Plak, Format: 1 LP
İstanbul Senfonisi Uzunçalar (LP) formatının yanı sıra CD+DVD olarak da üretilmiştir.

İstanbul Senfonisi

Nostalji

'İstanbul Senfonisi', gecenin buğusunda Marmara Denizi dalgalarının kıyıda sakince hışırdaması ile başlar. Nitekim bu deniz seslerini eserin en sonunda tekrar duyarız. Şöyle ki, 7 bölümlü 'İstanbul Senfonisi', denizden çıkıp İstanbul'u anlatır ve biterken tekrar denize döner. 'Nostalji' bölümünde, geçmişin izinde denizin hışırtıları eşliğinde hayallere dalarız. 1940'lardayızdır belki... Orhan Veli İstanbul'u dinliyordur... Ya da 1920'ler... Dalmış gitmişizdir. Hayallerdeyizdir... Gecenin bir vakti loş deniz hışırdar ve eserin hicaz makamındaki ağır ana teması başlar. Ney ve kanun da orkestranın şarkısına uzaklardan dokunur. Müzik ve görüntüler kararmaya başlar. Bizlerse hayal içinde hayallere dalarız. Karanlığın içine gömüldüğümüzde, zamanda yolculuk gibi, 1453 yılına gideriz: 'Fetih' günüdür! Davullar, trompetler, gümbürtüler, patlamalar;
etraf savaş alanıdır. Mehter takımı duyulmaya başlar: 'Ceddin deden!' Kudümler vurur. İstanbul'un yaşadığı en hareketli gündür. Osmanlı ile Bizans savaşmaktadır. Sonra tekrar uyanılır ve gecenin karanlığına, hicaz şarkıya dönülür. Deniz hışırdar. Biz hayaller içinde hayallerdeyizdir...

Tarikat

Bu bölümde tarikatların karanlık yüzü ve fanatizm anlatılır. Dinin siyasi emellere alet edilmesine duyulan öfke ve din sömürücüsü tarikatların büyük otoritesi, bu hızlı bölümü şekillendiren karanlık ve gergin notaları oluşturmuştur. Bu notalar aslında onların öfkesi, 'din ve para' konusudur. Ve bir ritimden yola çıkar öfkenin müzikteki kurgusu... 'La ilahe illallah' diye zikir edenler akla gelir. Ritim müziğidir. Ritim melodisidir. Besteciye göre, yüzyıllardan beri gelen ileri Mevlevi ve Bektaşi müzik kültürlerinin çok gerisinde, 'arkaik' denebilecek bir müziktir günümüz zikirlerindeki ritim melodileri... 'La ilahe illallah' cümlesinin salt ritmi bu bölümün ana fikridir.

Sultanahmet Camii

Dinin siyasi emellere alet edilmesini 'Tarikat' bölümündeki karanlık notalarla duyduktan sonra, bu bölümde 'apaydınlık' bir İslam şaheseri anlatılır: Sultanahmet Camii. Besteci için camilerin en güzeli, en huzurlusu, en muhteşemidir. Orada olmak büyüleyicidir, metafiziksel boyutta salt benlik uzlaşısıdır, meditasyon gibidir. Ney ve kudüm segâh makamından anlatmaya başlar. Ardından orkestra genişleyerek büyür. Camiinin evrene yükselmek isteyen, uhrevi, hüzünlü teması hissedilir.

Hoş Giyimli Genç Kızlar Adalar Vapurunda

Kanun, Adalar vapuru güvertesindeki yakışıklı delikanlıdır. Flüt, obua, klarnet ve fagot, yakışıklı delikanlının ilgisini çekmeye çalışan hoş giyimli genç kızlardır. Tuba, vapur düdüğüdür. Mutlu ve güneşli bir yaz sabahıdır. Kızlar, delikanlı uğruna kavgaya tutuşur.

Âlem Gecesi

Gecenin ışıklarında bir İstanbul sokağı... Uzun kanun taksimi yoğun senfoniyi rahatlatır. Kanun bitince danslar başlar. Bir yerde 'Dök Zülfünü Meydane Gel'şarkısının bir benzerini işitir gibi oluruz. Ardından tüm süratiyle bir köçekçe başlar.Köçekçe büyük bir gürültüyle kesilir. Sulukule'nin ışıklı sokaklarında körkütük sarhoşuzdur. Kanun, 'Dök Zülfünü Meydane Gel'i çalamayacak kadar sarhoştur. Gecenin ışıklarında bir İstanbul sokağı...

Final

Ve günümüz... Bugün! Dertli insanlar... 15 milyon nüfuslu 'mega-metropol' İstanbul. Romantizmin, yaşamın kalmadığı, stres, sıkıntı, bunalım ve hayalsizliğin hâkim olduğu rengi algılarız. üç kere sağır edici mertebede patlar orkestra. Sıkıntılı melodiler kasvettir. Müzik kaçmaya çalışır. Patolojik enstantaneler gibi, bir foto flaş hızında gözümüzün önünden eserin tüm bölümlerinden temalar geçer: '1453' kudümleri, 'La ilahe illallah' ritimleri, camiinin hüzünlü teması, hoş giyimli bir genç kız, trendeki dertli adam... Ve başladığımız noktaya, gecenin karanlığına, hayallerimize döneriz birden. Hicazdır, şarkıdır. Nostaljidir... Yine dalgalar hışırdamaya başlar. Denizden gelen 'İstanbul Senfonisi' biterken denize dönerek kaybolur.
Eser Listesi
Fazıl Say
İstanbul Senfonisi, op.28
1. Nostalji
09:37
2. Tarikat
03:42
3. Sultanahmet Camii
07:04
4. Hoş Giyimli Genç Kızlar Adalar Vapurunda
04:09
5. Haydarpaşa Garı'ndan Anadoluya Gidenler Üzerine
04:14
6. Alem Gecesi
07:21
7. Final
06:14
Katkıda Bulunanlar
Bu Ürünler İlginizi Çekebilir
Sosyal Medyada Opus3a